Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Daire Başkanı Ahmet Tiryakioğlu, tarımdaki mevcut konjonktüre ilişkin değerlendirmelerle 2023 hedeflerini paylaştı.
Tiryakioğlu, Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle tüm dünyada yaşanan gıda krizini ortadan kaldırmak amacıyla oluşturulan tahıl koridoru anlaşmasının uzatılmasının Türkiye’nin çabalarıyla bir kez daha alkışlanması gereken bir diplomatik başarı olduğunu belirtti.
Tiryakioğlu, açıklanan yeni alım fiyatlarının gübreden motorine birçok alanda maliyetleri artan üreticinin üzerindeki yükü hafiflettiğini söyledi. Gıda tedarik zincirinin devamlılığı için tüm dünyanın bu anlaşmayı dikkatle izlediğini belirten Tiryakioğlu, “Türkiye sularından geçen tahılın yaklaşık yarısı Avrupa’ya gidiyor.
Ancak antlaşma yeniden yapılmasaydı, bazı muhtaç Afrika ülkeleri olumsuz etkilenebilirdi. Örneğin Sudan gibi bazı ülkeler buğday ithalatlarının tamamını bu bölgeden sağlıyor.”
“Bahar yağmurları nedeniyle iyimseriz”
Bu yıl baharın yağışlı geçmesi nedeniyle tarımsal üretimin boyutu ve iş kalitesi konusunda iyimser olduklarını vurgulayan Tiryakioğlu, şu değerlendirmelerde bulundu: “Buğday, Türkiye’nin tahıl tüketiminde önemli bir paya sahip.
Sadece ekmek için değil, makarnadan unlu mamullere kadar geniş bir ürün yelpazesi için temel bir malzemedir. Ülkemizin hem iç tüketiminde hem de ihracatında büyük önem taşıyan buğdayın ekim alanlarının artırılmasına büyük önem veriyoruz.
Toplam ekim alanı için kritik seviyeyi 7 milyon hektar olarak görüyoruz.” Geçen yıl Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) açıkladığı ve üreticileri sevindiren alım fiyatı, önceki yıla göre buğday ekim alanını artırmıştı. Kurak bir kış geçirmemize rağmen ekim alanlarının artması 2023 yılında 20 milyon ton buğday üretimi hedeflememizi sağladı. Bu rahmet raflarda gördüğümüz tüm gıda maddelerinin etiket fiyatlarına olumlu yansıyacaktır.”
Kadooğlu: Amacımız deprem sonrası yaşanan aksaklıkları telafi etmek
Güneydoğu Anadolu Hububat-Baliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (GAİB) Lideri Celal Kadooğlu, Türkiye’nin buğday üretiminde kendi kendine yeterliliğinin yüzde 80 civarında olduğunu hatırlatarak, bu alandaki ithalatın büyük ölçüde ihracata yönelik olduğunu söyledi.
Kadooğlu, amaçlarının sarsıntı sürecindeki duraklamaları telafi etmek ve GAİB’i bu yıl hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektöründe Türkiye’nin en çok ihracatının gerçekleştirildiği ihracatçı birliği haline getirmek olduğunu belirtti.
Kadooğlu, “Buğday, hasattan sonra işlenmek üzere değirmenlere sevk edildikten sonra yolculuğu burada bitmiyor. Buğdaydan unlu mamuller, makarna, irmik, bisküvi, bulgur gibi birçok gıda üretiliyor. Güneydoğu Anadolu bölgesinde sektörümüzün en büyük ihracat kalemini oluşturan makarnanın payı Ocak-Mayıs döneminde yüzde 18,5 seviyesinde.
Buğday unu, bisküvi, irmik ve bulguru da eklediğimizde oran yüzde 50’yi geçiyor. Buğday unu talebi Irak ve Suriye gibi komşularımızın yanı sıra Sri Lanka ve Venezuela gibi farklı ülkelerden geliyor. Bu yıl Afrika’dan yüksek gelir bekliyoruz” dedi.
